Revenge Shopping: Çin’in Kültür Devrimi’nden Kovid-19 Kaynaklı Ekonomik Krize

1949 yılında Çin Halk Cumhuriyeti’ni kuran 1893 doğumlu Mao Zedong, 1960’lı yıllara gelindiğinde hem artık fiziksel olarak yaşlanmıştır hem de İleriye Doğru Büyük Sıçrama politikasının başarısızlığından dolayı artık kendi politik çevresinden tepkiler almaktadır. Bu nedenle Mao, rakipleri tarafından politika sahnesinden indirileceğini düşünmektedir ve bu düşünceden rahatsız olmaktadır. Kendisini koruyabilmesi için Mao’nun meşruiyetini ve otoritesini yöneticilere tekrar onaylatması gerekmektedir. Bu onaylatma işlemi, Kültür Devrimi sayesinde olacaktır.

Çin’in Kültür Devrimi 1966 yılında başlayıp, Mao Zedong’un 1976 yılında vefat etmesiyle son bulmuştur. Bu devrim sayesinde rakiplerini eleyerek Çin üzerindeki hâkimiyetini sağlamlaştıran Mao, böylece Çin’de tanrısal bir figür hâline gelmiştir. Ancak bu devrimin gerçekleşebilmesi için karizmasını kullanıp Çin halkını arkasına alan Mao, arkasındaki halkı hem Komünist Parti’de hem de halk içerisinde “komünizme karşı çıkanların”[1] üzerine salmıştır. Bunun sonucunda, halk içerisinde milyonlarca insan suçlanmıştır, fişlenmiştir ve taşraya gönderilerek tarlalarda veya başka fiziksel olarak zorlu işlerde çalışmaya zorlanmıştır. Komünizme karşı gelindiği bahanesiyle bu dönemde Mao karşıtı kabul edilen pek çok insan tacize, tecavüze, aşağılanmaya ve işkenceye maruz kalmıştır ve pek çok insan da hayatını kaybetmiştir.[2]

Çin’de Kültür Devrimi’nin bitmesi, 1980 yılında başlanan tek çocuk politikasının hanelerde kişi başına düşen geliri arttırması, üretimin artması ve Deng Xiaoping başa gelince Çin’in dış dünyaya açılmaya başlaması aynı döneme denk gelmektedir. Kültürel Devrim sonrası bu dönemde (1980’li yıllarda) Çin halkı, devrim esnasında hem arz yokluğundan hem de parasızlıktan alamadığı ürünleri fazlasıyla almaya başlamıştır. Daha sonra bu olgu “Revenge Shopping” kavramıyla açıklanmıştır.[3] Türkçeye “intikam için alışveriş yapmak” olarak çevrilebilecek olan bu kavram, “insanların çeşitli nedenlerden dolayı satın alamadıkları ürünleri, ilerleyen dönemlerde uygun koşulların oluşması sonucunda fazlasıyla satın almaları” olarak açıklanabilir. Revenge Shopping kavramı yerine bazen, aynı anlaman gelen, Revenge Spending[4] veya Revenge Buying[5] kavramları da kullanılmaktadır.

Günümüzde Kovid-19 krizinden dolayı ülkelerdeki sokağa çıkma yasakları, lüks tüketim mallarının satışının ciddi derecede azalmasına neden olmuştur. Bu nedenle lüks tüketim malları satan endüstriler, şu anda içinde bulundukları ekonomik krizden kurtulabilmek için, söz konusu intikam amaçlı alışverişten medet ummaya başlamışlardır. Diğer bir deyişle pek çok lüks markası, Kovid-19 krizi boyunca ortaya çıkan ekonomik zararın, krizden sonraki aşırı tüketim ile dengeleneceğini ummaktadır.

Bu beklentinin gerçekleşmesi aslında imkânsız değildir. Örneğin, Çin’de sokağa çıkma yasağının hafifletilmesi kapsamında tekrardan açılmasına izin verilen ünlü Fransız moda markası Hermès’in Guangzhou şehrindeki mağazasında, bir günde toplam 2,7 milyon dolarlık alışveriş yapılmıştır ve Çin’de Hermès’in bir mağazasında yaptığı en yüksek günlük satış rekoru kırılmıştır. Bu nedenle, kriz döneminde tüketemediği için kriz sonrasında aşırı tüketen müşteriler, lüks markaları umutlandırmaktadırlar. Buna rağmen Revenge Shopping’in, lüks markaların zararının tamamını kapatmaya yeterli olmayacağı belirtilmektedir.

Lüks markaların Revenge Shopping sayesinde batmaktan kurtulmayı başarabilip başaramayacakları zamanla netleşecektir. Kesin olan olgu, intikamın yalnızca kriz esnasında yapılamayan alışverişten değil, kriz süresince az da olsa toparlanmaya başlamış olan doğadan da alındığıdır ve alınacağıdır.


[1] Bu komünizme karşı çıkanlar aslında Mao Zedong’a karşı çıkanlardır. Bu kapsamda halk nezdinde başta kapitalistler ve eski Çin kültürüne sahip çıkanlar fişlenmişlerdir. Zaten devrimin eski kültüre de karşı olması nedeniyle devrim esnasında Çin’in kültürel mirasının büyük bir kısmı yok edilmiştir.

[2] Kültür Devrimi esnasında hayatını kaybeden insan sayısının 1 milyonu aştığı söylenmektedir.

[3] İngilizcede “revenge” kelimesi “intikam”, “to shop” eylemi ise “alışveriş yapmak” anlamına gelmektedir.

[4] İngilizcede “to spend” eylemi “harcamak” anlamına gelmektedir.

[5] İngilizcede “to buy” eylemi “satın almak” anlamına gelmektedir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.